Nefes seansları, kendini iyileştirmek için vücudun doğuştan gelen zekâsına erişmenin güçlü ve otantik bir yoludur. Nefes çalışmaları ve nefesin bilinçli farkındalığı ile dönüşüm, birçok metod ve isimle binlerce yıldır uygulanmaktadır. Nefes, zihinsel, duygusal, fiziksel ve ruhsal seviyelerdeki geliştirici ve dönüştürücü gücüyle bireysel dönüşümü sağlayan en doğal ve en güçlü kaynaktır.
Nasıl nefes alıyorsak, öyle yaşıyoruz. Nefesimiz, yaşam kaynağımızdır. Buna rağmen gün boyunca sığ ya da aşırı çabayla nefes alıp verir, kendimizi çoğu zaman endişe ve stres alanında tutarız. Yaşam kaynağımızı yeterli kapasiteyle kullanamamamız, sempatik sinir sistemimizin sürekli devrede olmasına sebep olur. Düzensiz nefes alışkanlığıyla sempatik sinir sisteminin sürekli aktif olması, bireyin “savaş-kaç” geriliminden çıkamamasına, yüksek anksiyete, depresyon ve kaygı bozukluklarına yol açar.
NefesleYolculuk bireysel/grup nefes çalışmaları ile derin, ritmik ve tam kapasitede nefes alma süreçlerini deneyimleriz. Nefes deneyimlerimiz bizi “savaş-kaç” modelinden çıkarıp parasempatik sinir sistemine yani “sindir ve dinlen” modeline götürür. Hayatı doyasıya yaşamak, nefes kapasitemize yani doyasıya nefes almamıza bağlıdır.
NefesleYolculuk sürecinde, nefesin andaki rehberliği, bireyin mükemmel yaradılışı ile o andaki fiziksel-zihinsel ve ruhsal bütünlüğü arasında bir köprü vazifesindedir. Aslı’ya göre “nefesin dilini duymak”, bireyin maddi/manevi tüm yaşamını destekler, derinleştirir ve yüceltir. Tüm donanım ve tecrübesini her çalışmasında bireyin/grubun özüyle ve nefesin her an sunduğu rehberlikle bütünleştirerek zenginleştirir.
Kendini keşfetme, kendini gerçekleştirme yolunda mutlu ve tatmin olduğu bir yaşamı sürmek her bireyin hakkıdır. Her birimiz kendi hakikatimize kavuşmak için buradayız.
STRES, ÖFKE, ENDİŞE VE DEPRESYONU AZALTIR.
Günümüzün modern dünyasında, çoğu insan kaygı veya depresyonla mücadele ediyor. Doğal olan insan yaşamının farklı alanlarının birbirini desteklemesi ve beslemesi iken, insanın karmaşık ruh hali tüm bu alanlara düzensizlik olarak yansıyor. Madde ve mana dengesi kurulamıyor, bir alanda gelen düzelme, başka bir alanın düzensizliği ile bozuluyor. İş, aile, sosyal yaşam, bedensel sağlık ya da ilişki alanları birbirini dengeleyecek ve besleyecek biçimde deneyimlenemiyor. NefesleYolculuk, yaşam yolculuğunun tüm çarklarının birlikte ve düzenli çalışması için eminlikle ilerleyebileceğiniz güvenli ve net bir yol sunar. Öncelikle Dönüşüm ve Niyet Koçluğu alt yapısıyla size öz-değerleriniz doğrultusunda yaklaşır ve eminlik alanınızın net bir biçimde oluşturulması için çalışır. Stres, gerçekliğimiz dışında başka bir gerçeklik kabul etmeye çalıştığımızda ortaya çıkan ruh halidir. Bu ruh hali zamanla, şahsi ve profesyonel hayatımızın tüm alanlarını ele geçirir. NefesleYolculuk, bu duruma dur demek ve sizin niyetleriniz doğrultusunda yeni bir yaşamı güvenle oluşturmak için çalışır. Nasıl nefes aldığımız, nasıl hissettiğimizi gösterir. Sığ ve aşırı hızlı nefesler bizi endişeli ve yorgun hissettirdiği gibi, karından gelen uzun derin nefesler de sakin, merkezlenmiş, topraklanmış ve enerjik hissetmemizi sağlar. Bunun nedeni, derin nefes almanın bizi savaş-kaç modelinden(sempatik sinir sistemi) çıkarıp, dinlen-sindir modelini (parasempatik sinir sistemi) harekete geçirmesidir. Bilinçli nefes, kalp atış hızınızı yavaşlatan ve kan basıncınızı düşüren parasempatik sinir sisteminizi harekete geçirerek, derin bir sakinlik hissi yaratır ve stres alışkanlığınızı sona erdirir.
ENERJİ DÜZEYİNİZİ ARTIRIR VE BAĞIŞIKLIĞINIZI GÜÇLENDİRİR.
Nefes seansları, kandaki oksijen kapasitesini artırır ve bu da yüksek ve iyileştirilmiş enerji seviyelerinin ve bağışıklık sisteminin güçlendirilmesini sağlar. Nefesimizle soluduğumuz oksijen miktarı, hücrelerimize salınan enerji miktarını doğrudan etkiler. Vücudumuz bu ekstra enerjiyi, bağışıklığımızı artırmak için ya da stres dolu bir gün içinde ihtiyaç duyduğumuz enerjiyi bize sağlamak için kullanabilir. Açık nefesin rehberliği ile sürdürülen bir yaşam, bedenin doğal bilgeliğini keşfetmenize ve onu sürdürülebilir bir bilinçle kullanmanıza olanak sağlar. Bunun yanında, oksijen kapasitenizi artırdığınız için fiziksel egzersiz ve aktivitelerinizi yeni bir düzeye taşımanıza olanak tanır. Yüksek detoksifikasyon etkisi ile fiziksel egzersizlerinizi yüksek motivasyonla, çok daha verimli gerçekleştirirsiniz. Canlı, enerjik ve bağışıklığı yüksek bir beden, mutluluk, neşe ve huzur gibi frekansı yüksek duygu durumlarına açıklık sağlar. NefesleYolculuk seansları ile enerji seviyenizi ve bağışıklık sisteminizi bilinçli olarak güçlendirmeyi öğrenebilir, sürdürülebilir hale getirebilirsiniz.
NEFES ALIŞKANLIĞINIZI DÜZELTMEK, BEYİN DALGALARINIZI DEĞİŞTİRİR.
Nefes çalışmaları, beyin dalgalarımızı betadan alfaya ve hatta tetaya yükselttiğinden, öfke, korku, endişe, suçluluk gibi depresyon yaratan düşünce kalıplarını, negatif duygu ve davranış paternlerini kırmanın en etkili yoludur.
Nefes çalışmaları sadece sinir sistemimizi iyileştirmekle kalmaz. Nörobilimciler, nefes alışkanlığını düzeltmenin –nefesin sempatik sinir sistemine olan etkisinin- beyin dalgaları üzerindeki etkilerini açıkladılar; bu açıklamaya göre, alfa beyin dalgalarının artması ile depresyon semptomlarının azalması arasında doğrudan bir ilişki kuruldu. Başka bir deyişle nefesimizi düzenlemek, beyin dalgalarımızı düzenliyor.
Beynimizin elekrokimyasal bir organ olduğunu artık hepimiz biliyoruz. Düşünce, duygu ve davranışlarımız beynimizde enerji üretiyor. Üretilen bu enerjinin frekansı, yaşam kalitemizi belirliyor.
Beynin elektriksel aktivitesi, gün içindeki her bir düşünce ve zihinsel durumda belli frekanslarda belli beyin dalgalarını yayar. Bir gün boyunca içinden geçtiğimiz beş tür beyin dalgası vardır. Gün içinde ne yaptığımıza ve düşündüğümüze bağlı olarak, bazı beyin dalgaları beynin bazı bölgelerinde daha aktif olurken diğerleri daha az aktif olabilir, ancak hiçbiri kendi başına hiçbir zaman kapalı olmaz.
- Gama Dalgaları: Yüksek algı ve bilinç, üst düzey bilişsel işlem.
- Beta Dalgaları: Dünyaya ilişkin aktif düşünme ve öğrenme frekansıdır. Çoğumuzun günü dikkatle, düşünerek, karar vererek, problem çözerek geçirdiği frekans betadır. Bu frekansta ilgilenerek, odaklanarak yaşamı deneyimleriz. Ancak beta frekansında heyecanlı, stresli, gergin, aşırı uyanık, korkmuş veya takıntılı hissetmemiz mümkündür.
- Alfa Dalgaları: Nefes ve meditasyon çalışmaları esnasında oluşan dalgadır. Rahat, sakin, farkında ve şimdiki anda olduğumuz zamandır. Bu frekansta kişiler daha huzurlu, sakin ve dingindirler.
- Teta Dalgaları: İçe dönüş ve ruhani farkındalığın frekansıdır. Açık, sezgisel ve alıcı olduğumuz, normal bilinçli farkındalığımızın ötesinde derin içgörülere sahip olabileceğimiz ruhani teslimiyet durumudur. Nefes seanslarının derin aşamalarında, derin meditasyonda ya da uykuda ortaya çıkabilir. Yaratıcı güç ve hizalanmanın frekansıdır. Başyapıt ve klasik eserler bu dalga boyutunda ortaya çıkar.
- Delta Dalgaları: Çoğunlukla vücudumuzun farkındalığını kaybettiğimiz derin, rüyasız uykuda meydana gelen en yavaş beyin dalgalarımızdır. Bebeklerin ve küçük çocukların yaygın olarak bulunduğu dalga boyutudur. Yaşlandıkça bu beyin dalgasında azalma görülür. Sağlıklı bir delta frekansı seviyesi sağlıklı bir yaşam ve bağışıklık sistemi için önemlidir.
HÜCRE HAFIZASINDA KAYITLI TRAVMALARI DÖNÜŞTÜRÜR.
İfade edilmeyen her duygu, bedenin haritasında kendine bir yer bulur. İşlenmemiş olumsuz duygular, korku ve travmalar vücutta bastırılıp depolanır ve zamanla birikerek vücuda fiziksel zarar veren enerji blokları haline gelirler. Hastalıkların zihinsel/duygusal sebeplerine baktığımızda, her düşünce/duygu kalıbının bedenin belli bölgelerinde kendini gösterdiğini görürüz. Duyguyu ifade etmekten kaçınsak da, beden yalan söylemez; bastırılmış duyguyu hastalıklarla ifade eder. Hastalıklar, ifade edilmemiş negatif duygu ve korkuların bedendeki mesajlarıdır. Dönüşüm Koçluğu, bu korkuları ve travmaları tanımlamamıza yardımcı olur. Blokajların tamamen çözülmesi, tüm bu olumsuz duyguların serbest kalması için ise nefes, eşsiz bir kuvvettir. Yaşadığımız travmaların bedenimize hapsolmuş blokajları erken yaşlardan itibaren bedenimizde kalarak yaşamımızı limitler, bizi dilediğimiz gibi harekete geçmekten alıkoyarlar. NefesleYolculuk, korkuları, travmaları, sınırlayıcı inançları ve olumsuz duyguları çözmeye ve salıvermeye yardımcı olmak için inanılmaz derecede güçlü bir araçtır.
NEFES, KRONİK AĞRILARINIZI AZALTMAYA DESTEK OLUR.
İnsan, bedeninde meydana gelen ağrılara genellikle yabancılaşarak karşılık verir. Bedeninin ağrıyan bölgesini kendinden uzaklaştırmaya çalışır, onun mesajına kulak vermek yerine, bir an önce ortadan kalkması için elinden geleni yapar. Bu direnç ağrıya iyi gelmez, o sesini duyurmak için yoğunluğunu artırır, geçici çözümlere olumlu geçici cevaplar verse de, kendini tekrarlamaya devam eder, gittikçe kronik bir hal alır. Böylece insan kendini bedeninden uzaklaştırırken, bedenin doğuştan gelen kendini iyileştirme yeteneğinden de uzaklaştırmış olur. Nefes, bedeninizi resetler, sizi bedeninize yeniden bağlar ve bu bağlantı iyileşme sürecinin yeniden hatırlanması için köprü vazifesi görür. Derin nefes almak, vücudun acıya duyarlılığını azaltan endorfin hormonunun artmasına ve stres hormonu olan kortizolun azalmasına sebep olur, böylece keyifle nefes alma deneyimini gerçek kılar. Bilinçli ve derin nefesler, vücudu alkali hale getirerek ağrıların azalmasına destek olur.
NEFES, UYKUYU RAHATLATIR.
Uyku, bir günü bırakıp yeni bir güne geçerken bedenin ve zihnin formatlandığı günün en değerli zamanıdır. Sona eren günü huzurla bırakıp, yeni güne güvenle geçişimiz uykumuzun kalitesine bağlıdır. Gün içinde yaşanılan stres, zihnin bilinçsiz kullanımı ve negatif düşünce alışkanlıklarının yanında telefon ve sosyal medyanın aşırı kullanımı, düzensiz beslenme, aşırı şeker tüketimi, yetersiz egzersiz gibi birçok faktör uyku düzeninizi bozar ve kalitesini düşürür. NefesleYolculuk’un bilinçli ve derin nefes alma çalışmaları sinir sistemini sakinleştirir, Dönüşüm Koçluğu ile bütünleşerek zihni bilinçli kullanıma açar ve stresi sonlandırır. Sağlıklı uyku, sağlıklı zihin; sağlıklı zihin, sağlıklı yaşam demektir
VÜCUDUN DETOKS KAPASİTESİNİ ARTIRIR.
NefesleYolculuk, vücudunuzun detoksifikasyonuna yardımcı olur ve akciğer verimliliğinizi artırır. Sağlıklı nefes, sağlıklı bir kan dolaşımı ve sağlıklı bir kalp demektir. Vücudun depoladığı toksinlerin %50’den fazlası nefes yoluyla atılır. Nefes yoluyla atılan ana toksin karbondioksittir. Bedeni oluşturan hücreler sıvı ortamda bulunurlar. Bu sıvı ortam içinde hücreler için gereken besin ve oksijen bulunur. Hücrelerin ihtiyaç duyduğu besinlerin alınmasından sonra atık maddeler bu sıvı ortama bırakılıp lenfler tarafından süzülürler ve temiz lenf sıvısı olarak dolaşıma katılırlar. Derin ve bağlantılı nefes alma pratikleriyle, vücudu rahatlatan ve toksinlerin atılmasına yardımcı olan lenfatik sisteme masaj yapan diyaframı genişleterek toksin salınımını doğrudan etkileyen akciğerlerimizi güçlendiririz. Lenfatik sistem, bağışıklık için büyük önem taşır. Derin ve bağlantılı nefesler, oksijen kapasitesini artırır, toksinlerin etkili bir biçimde dışarıya atılmasını ve bağışıklığın güçlendirilmesini sağlar.
NEFES, SİNDİRİMİ İYİLEŞTİRİR.
Nefes, sindirim kanalı boyunca kan akışını uyardığından bağırsak aktivitesini iyileştirerek sindirim sürecine yardımcı olur. Nefes seanslarını deneyimleyen birçok kişi, ilk seanstan itibaren rahatsız edici şişkinlik ve gaz problemlerinin azaldığını, süreç içerisinde bağırsak düzensizliklerinin düzene girdiğini ifade etmiştir. Ayrıca, negatif duyguların nefesle pozitife yükselmesi kortizolü azaltır ve bu durum bağırsak iltihabını iyileştirir. Duygusal düzeydeki iyileşme ve duygusal yetkinlik, daha kaliteli yiyecek ve içecek seçimleri yapmanıza ve bağımlılıklarınızı bilinçli bir şekilde bırakmanıza olanak tanır.
NEFES, KENDİNİZİ SEVMENİN DOĞASIDIR.
NefesleYolculuk, size sadece bir bedenden ibaret olmadığınızı hatırlatır. Bedeninizin yaradılışıyla bütünlüğünü, ruhsal bir varlık olma bilincini ve halini gerçekten deneyimlemenizi sağlar. İnsanın doğası, yaradılışı gereği Sevgi’dir. Bu, bir bedenle ya da madde dünyasıyla sınırlanamayacak kadar öte ve sonsuzdur. Nefesle, ruhunuzun sevgisine kavuşmak, bedeninize ve yaratılmış herşeye yargısızca bakmanızı ve yaşama sevgiyle katılmanızı sağlar. NefesleYolculuk çocukluğunuzdan itibaren zihninize yerleşmiş yetersizlik, değersizlik, yalnızlık, çaresizlik kalıplarını ortadan kaldırır. Nefesle, zihnin karmaşasından çıkar, bedenin muhteşem zekâsına erişim sağlar, topraklanırız. Kendimizle mücadele ve kendimizi düzeltmek için girdiğimiz çabadan, zahmetsizce olduğumuz hali kabule ve otantik kendimizi sevmeye geçeriz. Kendini sevmek, NefesleYolculuk’u deneyimleyenlerin ifade ettiği, en doğrudan hissedilen deneyimlerden biridir. Nefes seanslarında bedenin yükselen titreşiminin içindeyken, kendi hakikatinizle olan o derin ve sonsuz bağı hissetmek muhteşem bir deneyimdir. Nefesle kendiniz olma deneyiminizi derinleştirdikçe, kendinizi sevmenin asıl doğasına kavuşursunuz.
NEFES, KENDİNİZ OLMA BİLİNCİNE AÇILAN KAPIDIR.
NefesleYolculuk seanslarında, bağlantılı ağız nefesi kullanırız. Bu kullanım, nefesin dönüştürücü ve öz-varlığımızı hatırlatıcı gücünü ortaya çıkaran bir titreşim alanı yaratır. Zaman algısından, ana geçiş yaptığımız bu deneyimde zihin, muhafızlığını yaptığı negatif düşünce ve davranış kapılarını açar, beyin dalgaları Beta ve Alfa boyutundan, Teta boyutuna yavaşlar. “Düşünme ve yapma” halinden “Olma” haline geçeriz. Derin bir farkındalık ve öz-bilinçle şimdiki ana, şimdiye, zihnin/bedenin geçmiş ya da geleceğe yapışık olmadığı, zamanın varlığının sona erdiği derin kendilik alanına giriş yaparız.
NEFES, RUHSAL UYANIŞ VE ŞİFA BİLİNCİNE YÜKSELTİR.
NefesleYolculuk, gerçek kendimizi keşfetme, ruhsal uyanış ve kendimizle, başkalarıyla ve evrenle daha derin bir bağlantı için güçlü bir alan yaratır. Nefesle, Yaradan’la bağlantı, derin bir birlik, mutluluk, güvenlik, eminlik ve teslimiyet duygusu yaşamaktayız. Nefes, bilinç ve bilinçaltı zihnin etkileşim biçimini de etkiler; yeni olasılıklara bilinçli farkındalıkla alan açmamıza, yaratıcılığımıza yeni, farklı ve daha derin yollardan erişmemize izin verir. Yeni bir gerçeklik yaratabileceğimiz olasılıklara daha doğrudan erişim sağlayan daha fazla içgörü ve ilham sağlar.