Bugün kadınlığına kendi gözlerinle, kendi iç dünyandan bakmaya ne dersin? Hani herkesin yaptığı kadın tanımlamalarının ötesine. Onlar gündemin, dünyanın tanımları. Kendine daha da ötesinden, iç dünyandan, yaşadıklarından, yaşayamadıklarından bakmaya? Kimsenin
Zamların insan algısında neyi ifade ettiğini hiç düşündünüz mü? Artık biliyoruz; karşımıza çıkan her şeyin algımızla ilgisi tartışılmaz, zira zihnimizde yeri olmayan hiçbir şey hayatımıza geçmez. Peki nedir zammın algımızla
Batmışsın, çıkmışsın, belki de yara bere içindesin, yorgunsun, uzun bir yolun belki de sonundasın. Çıkış yolu aramaktan ve bulamamaktan, her seferinde aynı durumla karşılaşmaktan, benzer insanlarla benzer problemleri yaşamaktan yılmışsın.
Zamanda, zaman aracılığı ile, zamanın ötesinde… İlki, zaman, mekan ve bedenle sınırlı bir ben bilinci. Egonun isteklerini amaç edinip, gerçek mutluluğu ego (zihin/beden) düzeyinde elde etme çabası. Egonun, “ara ama
Kaybolduğun yerde bulursun kendini, çözümünü çatışmanın tam özünde. Renklerini unuttuğun yerde oyalanırsın belki bir süre siyah belki de beyazın içinde. Kimin iyisi, kimin kötüsü? Sahi renkler bile göreceliyken, neye göre
Yaşamın doğasında gerçek ve gerçek olmayan arasında gelgit olmaz. Birşey ya gerçektir ya da gerçek değildir (illüzyon). Zihin gerçek olanı kabul etmemek, bir nevi egoyu tanrı kılmak amacıyla gerçeğin üzerini
Hiçbir ilişki yoktur ki bağları Tanrısal ağlarla örülmemiş olsun. Yaşamımız boyunca tüm karşılaşmalarımız, birlikte olmayı seçtiklerimiz, bir şekilde hayatımıza giren herkes, bize kendimizle bağımızı aynalar. Nasıl ilişki kurduğumuz, kendimizle yani
Konu çocukluk yaralarını şifalandırmak olunca, çoğu insanın takılıp kaldığı yer burası oluyor; iyi ama nasıl yapacağım? Bir zaman makinesine binip geri dönemeyeceğime göre… Dil böyle söyler, söylemin altında gizli bir
Düşüncelerinin görünmüyor olmaları, ağırlıklarının olmadığı anlamına gelmez. Kelimelerle düşünürüz ve her kelimenin kendi ifadesinde bir ağırlığı vardır. Kelimelerle oluşturduğumuz her düşünce peşi sıra bir duygu yaratır. Duygular, düşüncelerin bedendeki karşılıklarıdır.
Çıplaklığınla yüzleşmediğin, onu hatırlamadığın sürece, kendine diğerlerinin gözüyle bakarsın. Hangimiz bir diğerini tüm çıplaklığıyla görebilir ki! Üzerine hangi koşulları, hangi kuralları, hangi beklentilerle giydirdin? “Ben” dediğin kimdir, olduğunu düşündüğün şeyin